Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Sağlık çalışanı arkadaşlarım;
Geçtiğimiz günlerde önce % 25 ardından % 30 güncelleme ile açıklanan 2023 yılı ilk dönem maaş zam oranları kamu çalışanlarının beklentilerini karşılamamış, yetkili konfederasyon başkanının alkış ve ardından da "direndik % 25 ek olarak 5 puan daha aldık, bu bizler için yeterli" cümleleri tam manası ile kamu emekçileri tarafından hayretle karşılanmıştır.
% 30 kendi maaşları için yeterli olabilir ancak, yoksulluk sınırının altında açlık sınırına yakın aylık alan kamu çalışanları için kaldı ki içinde enflasyon farkının da olduğu % 30 hiç bir şey ifade etmemektedir. Bu açıklamanın üzerine kırmızı et iki kez fiyat güncellemesi gördü.
Değerli arkadaşlar, her toplu sözleşme dönemi reel enflasyon oranlarından uzak, 3- 5 puana imza altına alan, masa düzeni, oturma şekli v.s. gibi memurun, emeklinin mali ve sosyal hakları için hiç bir şey ifade etmeyen konuları taleplerin önünde tutan, sendika ve sendikacılığın doğası ile bağdaşmayan konulara öncelik veren, dayanışma aidatı, baraj uygulaması gibi antidemokratik yaklaşımları ile kamu çalışanlarının özgür örgütlenme haklarını ellerinden almaya çalışan ve tüm bunlara sadece seyirci kalan masanın diğer siyasi sendikası ile maalesef kamu görevlileri temsil kabiliyetini yitirmiş sendikalara kurban edilmektedirler.
Kamu görevlileri geçim derdine düşmüştür. Birçok arkadaşımız maalesef geçinebilmek için ikinci iş yapmak durumunda kalmıştır. Konut kiraları, aylıklarımızla eş değer niteliğindedir. Memur kardeşim metropol kentlerde, turistik bölgelerde çalışmak, görev yapmak istemiyor, neden mi? Çünkü 1+1 konutun dahi aylık kira bedeli 7-8 bin lira. Çarşı, pazar, manav, market fiyatları ile artık baş edemiyoruz. Çocuklarımızın cebine harçlık koyamıyoruz. Sinemaya, tiyatroya gidemiyor, tatili aklımızdan dahi geçirmiyoruz. Eğitimleri için yeterince bütçe ayıramıyoruz. Bir takım forma, bir çift terlik bin beş yüz lira olmuş. Ama yetkili sendika % 30 yeter, kâfi diyor.
Biz insanca yaşayabileceğimiz miktarda maaş istiyoruz. İki arkadaşımızla yemek yediğimizde hesabı nasıl ödeyeceğim endişesi taşımak istemiyoruz. Bayramlarda ailelerimizi ziyaret etmek, kredi ve kredi kartı borçları ile boğuşmak istemiyoruz. Temel ihtiyaçlarımızı ötelemek istemiyoruz, emekliye ayrılmadan en azından başımızı sokabilecek bir konut sahibi olmak istiyoruz. Çok mu istiyoruz.!!!
Sendikaların aslı görevi nedir, sözlük anlamı nedir? Buradan siyasallaşmış sendika temsilcilerine çağrımız siyaseti siyasiler yapacak, siz temsil (!) ettiğiniz kamu görevlilerinin mevcut mali ve sosyal haklarının korunarak geliştirilmesini sağlayacaksınız. Yok eğer geçmiş başkanlarınız gibi sizlerde siyaset yapacaksanız, o vakit temsil görevlerinizi bırakacak, siyasete soyunacak seçilirseniz Meclis'te siyasetinizi yapacaksınız. Hem kamu görevlisi, hem sendika başkanı hem politikacı olursanız tam da şuan da olduğu gibi memur ve emekli delikli kuruşa muhtaç bir yaşam sürer.
Sağlık çalışanları bitmeyen şiddet olaylarının muhatabı, darp edilen, Şehit edilen bir meslek grubuyuz. Sağlıkta şiddet yasasının tam manası ile uygulanmasını istiyoruz. Ve ayrıca görevi başında vefat eden sağlık çalışanlarının Şehit sayılmasını, covid dönemi vefat eden sağlık çalışanları için istenilen "illiyet bağı" şartının kaldırılmasını vefat eden Şehit sağlık çalışanlarımızın aileleri adına talep ediyoruz.
Sağlık Bakanlığına buradan bir çağrımızda banka promosyonları konusunda. Nasıl olurda 6- 7 ay önce 40 bin lira ve üzerine imza atılan promosyonlar için bugün 29-30 bin lira gibi rakamlar telaffuz edilebilir. Sağlık müdürleri yetkili sendika başkanının " Sağlık Bakanlığı promosyona mudahil olsun" talebine kadar banka promosyonlarını neden revize etmediler, sağlık çalışanları promosyona neden muhtaç hale getirildi?
28 Aralık’ta Meclis'te kabul edilen % 2 baraj uygulaması ile memur 170 liraya niye muhtaç edildi. Memur kardeşim neden muhtaç hale getirildin hiç düşündün mü? Yetkili sendika temsilcisine sordun mu neden bir kilo peynir parasına, hangi hakla sendikal tercih özgürlüğüne ipotek koymak istediğini. Sormadın, önüne koyulan formu imzaladın, sözde üç ay da bir alacağın bin lira vaadine inandın. Bin lira değil 900 lira, dokuz yüz lira değil aidatın çıkınca 500 lira , 500 lira değil 3' e bölünce aylık 170 lira....
Genel Başkanı