Dolardaki yukarı yönlü hareketin kontrol altına alınamaması, ithalatla ayakta duran Türkiye'yi ciddi şekilde etkiledi. Kurdaki artış malzeme tedarikinde sıkıntıya yol açınca hastanelerde ameliyat için sıra bekleyen hastaları da mağdur oldu.
Konuyla ilgili açıklama yapan CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, “Acil olmayan ameliyatların yapılması neredeyse imkansız hale geldi. Sağlık Bakanlığı ile kurumların malzemelere ilişkin geri ödemelerdeki orantısızlık, Sağlık Uygulama Tebliği'ndeki yetersizlik vatandaşın canına kast edecek şekilde karşımıza çıkıyor. Kamu hastanelerinde yaşanan bu sorun, şimdi özel hastanelerde de kendini göstermeye başladı. Kur kontrol edilemiyor bunun bedelini ise vatandaş canıyla ödüyor” ifadelerini kullandı.
“Kura yapılan müdahaleler de artık fayda etmiyor”
Aytekin, açıklamasında şunları kaydetti;
"Yaşanan krizin son noktası ise maalesef sağlık alanı oldu. Sağlık bir kamu hizmetiyken, bunu sektörleştiren ve kamucu anlayış yerine tüccar mantığını hayata geçiren iktidar sağlık alanında eşi görülmemiş bir mağduriyet yarattı. Sağlık Bakanlığı ile firmaların Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) konusunda anlaşamamaları, kurun her gün yukarıya doğru gidişi medikal ürünlerin tedariğini de geciktirmekte ve bunun sonucunda insanlar hastane kapılarından geri dönmekte.
Bugün neredeyse tüm kamu hastanelerinde acil olmayan ameliyatlar maalesef yapılamıyor. Hasta ameliyat masasında doktoru, doktorsa ameliyatta kullanacağı malzemeyi bekliyor. Bu krizin bir an evvel çözülmezse sağlıkta içinden çıkılamaz bir kaosu yaşayacağız.”
“Malzemeye fiyat verilmiyor”
Aytekin'in, “Bugün bir kardiyolojik girişimde kullanılacak olan stent fiyatları gün içinde yerine göre 2 veya 3 kez değişiyor. Yerli stentlerde de durum farklı değil. Bir ameliyathanede kullanılacak dikiş ipi bile kur şokundan etkileniyor. Sağlık Bakanlığının derhal SUT fiyatlarını güncellemesi şart” şeklinde konuştu.
“Kriz ilaçları da vuruyor”
Krizin bir diğer boyutunun ise ilaç sektöründe yaşandığına dikkat çeken Aytekin, “Hasta yazılan ilacı almaya gittiğinde ya ilaç bulunamıyor ya da muadili veriliyor. Bununla birlikte en acısı ise yurtdışından getirilmek zorunda olan kanser ilaçları. Yurtdışı ilaçları hastalara ulaşamıyor. Bazı kritik ilaçlar ise SUT sisteminde pasif ilaç konumuna düşürüldüğü için hastalar hayati önemdeki ilacı alamıyor. Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlarda dolardaki bir TL'lik artış ilacına göre binlerce liralık değişime sebep olabiliyor. Ve bakanlık, bu konuda adım atamıyor. Hastaların yaşadığı bu mağduriyeti vicdanı olan tüm yöneticilerin düşünmesi lazım” diye konuştu.