Kahramanmaraş merkezli 10 ilde yaşanan depremde enkaz altından kurtulan ve Türkiye'de çeşitli hastanelere sevk edilen vatandaşların tedavileri sürüyor. Kahramanmaraş'ta yaşanan depremde oturdukları binanın çökmesi sonucu kaldığı enkazda annesini ve oğlunu kaybeden ve enkazdan yaralı olarak kurtulan Türkoğlu ilçesi Türkoğlu Devlet hastanesinde görevli hemşire Özden Kirişci ve kardeşi Özkan Kirişci yaşadıkları felaketi SABAH'a anlattı.
Türkoğlu ilçe Devlet hastanesinde görev yapan Hemşire Özden Kirişci (43), depremin vurduğu saatte oğlum Tuğberk Eymen'le birlikte aynı odada uyuyorduk. Annem Gürsel ve erkek kardeşim Özkan da diğer odalarda uyuyordu. 7 katlı binanın en üst katında oturuyorduk. Depremin şiddetiyle oturduğumuz 7 katlı bina 10 saniyede çöktü.
Kaldığımız enkazın altında yaklaşık 2 saat bekledik. Sol kolum üzerine beton blok parçası vardı, sol kolumla oğlumun elini tutarken o anda enkazdaki yan duran beton, oğlumun üzerine düştü. O beton blok oğlumu benden ayırdı. Kardeşim Özer ve ayrıldığım eşim yardıma geldi. Bizi enkazdan zorlukla çıkardılar. Annem Gürsel Kirişci ve oğlum Tuğberk Eymen Köftecioğlu'nu kaybettik. Etrafımız mahşer gibiydi. Enkazlardan çıkartılan yaralıları hastaneye yetiştirmeye çalışanların feryatları, hala kulağımda çınlıyor. Depremde benim sol kolum, kardeşim Özkan'ın da sağ ayağı ve sağ kolu kırıldı. Kardeşimin aracıyla önce Gaziantep'te hastaneye gittik. Benim koluma platin takıldı, kardeşime de ilk müdahale yapıldıktan sonra tedavimizin devamı için Trabzon'a geldik. Burada tedavimiz devam ediyor" dedi.
ENKAZDA OĞLUMUN ELİNİ TUTARKEN, ÜZERİNE DÜŞEN BETON BLOK ONU BENDEN KOPARDI
Enkaz altında beklerken oğlunun elini tutarak ona "korkma oğlum kurtulacağız" diyen hemşire Özden Kirişci (43), o anda sadece oğlum Tuğberk Eymen yanımdaydı. Onun elini tutuyordum. Ona "korkma oğlum kurtulacağız" diyordum. O anda enkazda yan duran beton blok oğlum Tuğberk Eymen'in üzerine düştü. Oğlum bir anda gözden kayboldu. O beton blok oğlumu benden kopardı. Çığlık atmaya başladım. Sesimi duyan var mı diye defalarca bağırdım. Bir süre sonra kardeşim Özer ve ayrıldığım eşim geldi. Onlar bizi enkazdan çıkardı. Fakat depremde annem ve oğlumu kaybettik" dedi.
DEPREM, YÜREĞİMİZİ, KALBİMİZİ VE VUCUDUMUZU YARALADI
Depremde ablasıyla birlikte yaralı kurtulan Özkan Kirişci (36) ise, binanın son katı olan 7. katta oturuyorduk. Bina bir anda sallanmaya başladı. Uyuyorduk. O kadar büyük bir ses vardı ki dünya kopuyor sandım. Bina 10 saniye içinde yıkıldı. Enkaz altında kaldım. İlk olarak buradan çıkamam diye düşünüp, dua ediyordum. Özer abim başka mahallede oturuyordu. Kısa sürede bize yardıma geldi. Onların seslerini duyuyordum ama onlar bizi duymuyordu. Abim Özer ve yakınlarımızın sayesinde enkaz altından çıkarılarak kurtulduk. Hastaneye getirildiğimizde ablam ve ben vardık. Annemi ve yeğenimi sorduğumda kimse bana cevap vermiyordu. Sonra o acı haberi öğrendim. Annem Gürsel ve yeğenim Tuğberk Eymen enkaz altında hayatlarını kaybetti. Böyle bir felaket ne duydum, ne de görmüştüm. Depremden hemen sonra devletimiz yaraları sarmak için büyük mücadele başlattı. Vatandaşlarımız deprem bölgelerine çığ gibi yardımlar gönderiyor. Yaralar sarılır ama ölenler geri gelmiyor. Kaderimiz buymuş. Ablamla birlikte yaralı kurtulduk. Deprem yüreğimizi kalbimi ve vücudumuzu yaraladı. Allah daha böyle bir felaket göstermesin, inşallah" dedi.